ADIYAMAN

ADIYAMAN
1) Nemrut Dağı Milli Parkı

2134 metre yüksekliğindeki Nemrut Dağı eski bir volkanik dağ. Dağın tepesinde ise dünya çağında ün kazanmış ve koruma altına alınmış olan onlarca antik heykel var. Nemrut harabeleri tüm dünyadan gelen turistleri etkilemeye devam ediyor.
Milattan sonra 62’de Kommagene Kralı Antiochus tarafından inşa edilen heykellerin her biri yaklaşık 10 metre yüksekliğe sahip. Çok uluslu ve çok dinli bir imparatorluk olan Kommagene’nin yöneticisi olarak kralın bu heykelleri kendi atalarına minnettarlığını göstermek ve Anadolu’nun o dönemde inandığı tüm tanrılara saygısını göstermek için inşa ettirdiğine inanılıyor.

Helenistik döneme ait bu dev heykeller, döneminin imkanlarını aşan bir mühendislik harikası ve mimari bir başarı. Tarihte iz bırakmış bu yapılar sayesinde Nemrut Dağı Milli Parkı da her daim Türkiye’de en çok ziyaret edilen yerlerden biri olmayı sürdürüyor.Anıt mezar olarak yaptırılmış olan heykeller içerisinde kralın kendisine ait bir heykel de bulunuyor. Bunun dışında iki aslan, iki kartal ve çeşitli Yunan, Ermeni, Fars mitolojilerine ait tanrıların da heykelleri dağın tepesini süslüyor.

Her ne kadar heykellerin birkaçı yıllar içinde zarar da görmüş olsa, bu dağ ve heykelleri barındıran milli park 1987’den beri UNESCO Dünya Mirası Koruma Listesi’nde.
Dağda aynı zamanda Kral’ın anıt mezarı da yer alıyor. Bu anıt mezarın göz alıcı güzelliğinin yanı sıra, bölgeden izlenebilecek günbatımı da ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunuyor.
Nemrut Dağı’ndaki heykellerin kaç yılında yapıldığını gösterdiğine inanılan bir horoskopik takvim dahi mevcut. Adeta, bölgeye gelen ve gelmiş olacak herkesin heykelleri görebileceği düşüncesiyle Kommagene Kralı bölgenin bütün tanrılarını ve ve bölgeye gelecek bütün misafirlerini saygıyla yüzyıllardır selamlıyor.

Kral’ın bütün medeniyetlere gösterdiği bu sonsuz hoşgörü, Anadolu’nun ortak hafızasına ve geleneklerine kazınmış olup tüm insanlığa örnek olacak niteliktedir.

2) Karakuş Tümülüsü

Tümülüs kelime anlamı olarak bir mezar ya da mezarlık içeren tepeciklere verilen addır. Genellikle toprak yığılarak yapay bir şekilde oluşturulur. Türkçe’de daha yaygın bir şekilde tümülüs kelimesi yerine “höyük” kelimesi kullanılmaktadır.

Nemrut Dağı tur güzergahında bulunan bu anıt mezar Kommagene Kralı II. Mithradates’in annesi için yaptırdığı bir anıt mezardır.

Anıt mezarın üzerindeki kartal heykeli nedeniyle Karakuş ismini almıştır. Bu tümülüste aynı zamanda kralın ailesinin diğer kadın üyelerinin de anıt mezarları bulunmaktadır.

Nemrut Dağı’na Nasıl Gidilir?

Adıyaman şehir merkezine 87 km. uzaklıkta bulunan ören yeri, Kahta ilçesi yakınlarında bulunuyor. Dağ, Adıyaman Havaalanı’na ise 66 km uzaklıktadır.

Milli Park, Nisan ayından itibaren Ekim sonuna kadar turist akınına uğruyor. Milli Park’a özel araçlarla ulaşım sağlayabileceğiniz gibi çeşitli tur şirketleriyle anlaşarak rehberli turlara da katılabilirsiniz.

3) Arsemia Ören Yeri

Kommagene krallarının yazlık başkenti Arsemia şehrinde görebileceğiniz bu kabartmada Yunan yarı-tanrılarından biri olan Herkül Kommagene kralı Mithridates ile el sıkışıyor.

Arsemia şehri milattan önce 2. yüzyılda Kommagene halkının atası Arsemez tarafından kurulmuş.

Bu ören yerinde aynı zamanda Kral Mithridates’in mezarı, tanrılara adanmış bir tapınak, Grekçe yazıtlar ve Kral’ın sarayı da görülebilir.

Bölgeye ulaşmak için Nemrut Dağı Milli Parkı içerisinde 20 km kadar ilerlemek gerekiyor. Ören yerinin hemen karşısında ise Kahta Kalesi yer alıyor. Ören yerinin ve kalenin konumunn hemen dışında da Kahta Çayı Şeytan Köprüsü’nden geçilebilir.

4) Cendere Köprüsü

Roma hükümdarı Septimus Severus tarafından inşaa ettirilen yapı Anadolu’nun en eski köprülerinden biridir.

Köprünün en önemli özelliklerinden biri 120 metre uzunluğundaki köprüde hiç çimento kullanılmamış olması.

Cendere Çayı üzerine yapılan köprü, Adıyaman’ın Kahta ile Sincik ilçelerini birbirine bağlıyor.

Tahmin edildiği üzere, köprü araç trafiğine tamamen kapalı. Cendere Çayı ve Cendere Köprüsü Nemrut Dağı Milli Parkı’na 26 km; Adıyaman şehir merkezine ise 43 km uzaklıktadır.

5) Perre Antik Kenti

Kommagene İmparatorluğu’nun bıraktığı yazıtlarda bahsedilen antik kentlerden biri olan Perre zengin su kaynaklarına sahip olmasıyla ün kazanmış. Şehrin kale duvarlarının birçoğu da hala mevcut.

Roma İmparatorluğu’nun bu şehre kattığı Roma Çeşmesi de dönemin durak yerlerinden biri olan şehre dağları aşarak yolculuk ulaşmaya çalışanlar için mükemmel bir imkan yaratmış.

Antik kente, şehir merkezine sadece 4 km uzaklıkta olmasıyla çok kolay bir şekilde ulaşılabilir.

6) Malpınarı Kaya Yazıtı

Bölgede nispeten geç keşfedilen bu yazıt 1979 yılında bulunmuştur.

Yazıt Adıyaman şehir merkezine 35 km uzaklıkta bulunan Fırlaz (Ilıcak) Köyünün yakınındaki Göksu ırmağının yakınındadır.

Asurlulara ait olduğu düşünülen yazıtın yazarı olarak da bölgenin önemli kentlerinden Sarita ve Sukita’nın efendisi olarak adlandırılan Alayaza olduğu düşünülmüştür.

7) Altınlı Köprü

Şehrin eski kalıntılarının başında gelen Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesine bağlı olan Yolbağ Köyü’ndeki Altınlı Köprü’nün Roma hakimiyeti döneminde yapıldığı düşünülmektedir.

Yapımı sırasında beyaz kesme taş ve moloz taş kullanıldığı görülen köprü, büyük dört kemerden oluşmaktadır.

8) Derik Kutsal Alanı

Hereoon olarak da bilinen Derik Kutsal Alanı, Adıyaman ilinin Sincik ilçesini Datgeli köyünde yer almaktadır.

Alanın Roma döneminde inşaa edildiği düşünülüyor. Derik Kalesi olarak da adlandırılan alan içerisinde bir mabet bulunduğu için Romalılar tarafından kutsal bir tapınak olarak yüzyıllarca kullanılmıştır.

Alanda Kommagene döneminde inşaa edilen Temenos kalıntıları da bulunuyor.

9) Sofraz’daki Külşehri Harabeleri ve Tümülüs Mezarları

Kommagene Krallığının dinsel başkenti olan Sofraz’ın şu an Üçgöz ismiyle de bilinen bir beldedir. Adıyaman ilinin Besni ilçesi’nde bulunan Sofraz’da iki farklı anıt mezar tepesi bulunmaktadır.

Mezar odalarının içinde kesme taştan yapılmış 2 adet lahit bulunmaktadır. Lahitler Roma döneminde yapılmıştır.

Köy ve çevresindeki Külşehri Harabeleri de bulunmaktadır. Antik köyde de Hasan Paşa Camii, Ulu Camii, Öksüz Minare ve Kaya Mezarı’nı da görebilirsiniz.

10) Eski Besni Harabeleri

Besni, yüzyıllar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ve sanayi ve ticaret kenti olarak da tanınmıştır. Besni Kalesi’yle de beraber şehir korunaklı kalmış; sulak ve ormanlık arazi varlığıyla zengin bir yerleşim yeri olarak görülmüştür.

Besni ilçesinin 4-5 km güneyinde bulunan Eski Besni Ören Yeri, Besni Kalesi’ni bütünleyen Ulu Camii, Külhanönü Camii, Tokatmış Camii gibi cami ve minareler, Bekir Bey Külliyesi’nden kalan hamam ve çeşme ile diğer külliye, köprü ve çarşı kalıntılarıyla oldukça çekici bir görünüme sahiptir.

11) Kaya Mezarları

Antik kalıntılardan Haydaran Kaya Mezarları, Turuş Kaya Mezarları ve Dolmenler de ziyaret edilebilir.

Haydaran Kaya Mezarları Taşgedik Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır ve aynı Arsemia şehrinde olduğu gibi burada da Kral Antiochus’un Güneş Tanrısı Hellias ile tokalaştığı kabartmalar vardır.

Tunuş Kaya Mezarları ise Roma dönemine aittir. Adıyaman il merkezine 40 km. uzaklıkta ve Adıyaman-Şanlıurfa karayolunun 1 km. batısında yer almaktadır.

Dolmen tipi mezarlar ise Besni bölgesinde bulunmaktadır. Dolmen kelime anlamı olarak “taş masa” anlamına gelmektedir ve taşların birbirine tutturulmasıyla yapılan anıtsal mezarlar için kullanılır. Taş Çağına ait bir mezar oluşumudur. Dolmen tipi mezarlar Türkiye’de Trakya bölgesinde; dünyada ise İrlanda, Hollanda, İspanya gibi ülkelerde sıklıkla rastlanmaktadır.

12) Besni Kalesi

Besni harabeleri çevresinde konumlanmış kale sivri tepenin üzerinde kurulmuştur. Besni ilçesine 1 km uzaklıkta bulunan kale Hititler tarafından inşaa edilmiştir.

Osmanlı döneminden kalan cami, hamam, köprü kalıntıları da kalenin farklı medeniyetler tarafından savunma amacıyla kullanıldığını göstermektedir.

13) Kahta Kalesi

Yazlık şehir Arsemia’yı korumamk üzere inşaa edilen kale, tıpkı bölgedeki diğer kaleler gibi farklı medeniyetler tarafından yüzyıllar boyunca kullanılmaya devam etmiştir.

Nemrut Dağı tur güzergahı dahilinde kale görülebilir. Kalede su yolları, sarnıç, zindan, dükkanlar, ibadet mekanları ve geniş odalar bulunmaktadır.

14) Adıyaman Kalesi (Hısn-i Mansur)

1926 yılına kadar Adıyaman’ın adı olarak kabul edilen Hısn-i Mansur ismi işte bu kaleden geliyor. Bölgede kurulan birçok antik medeniyetin bu kale içerisinde şehirleştiği düşünülüyor.

15) Gerger Kalesi

Hititler tarafından yapılan kale ve kalenin koruduğu Gerger Antik Kentlerinin MÖ. 3. yüzyılda Arsames adında Seleukos kralı zamanında kurulduğu bilinmektedir.

Kalede Grekçe yazıtlar ve kabartmalar bulunmaktadır.

Birçok medeniyet tarafından kullanılan kalenin içerisinde cami, dükkân, su sarnıçları ve benzeri sosyal yapıların kalıntılarını da görmek mümkündür.

16) Adıyaman Ulu Camii

Şehrin en büyük camiisi Dulkadiroğulları Beyliği tarafından yaptırılmıştır. Camii birkaç kez restore edilmiş; bugünkü şeklini 1863 yılında aldığını gösteren bir kitabesi vardır.

Dulkadiroğulları Beyliği 1522 yılında siyasi anlamda yıkılarak Osmanlı Devleti’ne bağlanmış olsa da ailenin ileri gelenleri yüzyıllar boyunca Osmanlı yönetiminde önemli görevler üstlenmişlerdir.

Şehir merkezinde bulunan camii, şehrin mutlaka görülmesi gereken eserlerinden.

17) Süryani Kadim Metropolitliği (Mor Petrus Mor Pavlus Kilisesi)

Adıyaman bölgesinde Süryani nüfus tarih boyunca önemli bir yer tutmuştur. Adıyaman Metropolitliği de sadece şehrin değil Güneydoğu Anadolu bölgesinin dini merkezi olarak Gaziantep, Şanlıurfa, Malatya, Elazığ, Adana, Mersin ve Antakya illerinde toplam 150 aileye hizmet vermektedir.

Pazar günleri halkın katılımıyla Kutsal Ayin icra edilmektedir ve haftanın Pazartesi – Cuma günleri arasında belirli saatlerde, yerli ve yabancı turistler tarafından ziyaret edilmektedir.

18) Adıyaman Müzesi

Aşağı Fırat bölgesinde yıllarca yapılan yerli ve yabancı kazılar sonucu bulunan eserler Adıyaman Müzesi’nde sergilenmektedir.

Müzede Paleolitik Döneme ait el baltaları, delici ve kesiciler; Kalkolitik Döneme ait pişmiş topraktan kaplar, Tunç Çağına ait süs eşyaları; Roma ve İslâm Dönemine ait seramik kaplar sergilenmektedir. Çeşitli dönemlere ait mühürler, kadın ve erkek takıları, insan ve hayvan figürleri, mozaikler, altın, gümüş ve bronz sikkeler sergilenmektedir.

Müze Pazartesi günleri kapalı olup yaz sezonunda 08.00-19.00 arasında; kış döneminde ise 08.00-17.00 arasında ziyaretçi kabul etmektedir. Müzeye ücretsiz giriş yapabilirsiniz.

19) Gümüşkaya Mağaraları

Adıyaman şehir merkezinden 40 km uzaklıkta bulunan Göksü nehrinin kenarında yer alan Gümüşkaya Köyü’nün mağaraları tünel şeklinde mağaraların birbirlerine bağlanmasıyla oluşmuştur.

Eskiden konut olarak da kullanılmış olan mağaralar kuyulara, balkonlara ve bölmeli odalara da sahiptir. Koruma altındaki mağaralar Türkiye coğrafyasının en eski mağara oluşumlarındandır.

20) Zey Mağaraları

Adıyaman şehir merkezine sadece 7 km uzaklıktaki Zey Köyü yakınındaki bu mağaralar aynı zamanda ilk Hristiyanların da gizli yerleşim yerleri.

21) Yüzen Adalar

Adıyaman’ın Çelikhan ilçesinde bulunan Çat Barajı’nda farklı büyüklüklerde onlarca yüzen ada bulunuyor.

Sürekli şekil, boyut ve yer değiştiren bu küçük adacıkların binlerce yılda oluştuğu düşünülüyor. Adacıkların bir kısmı kıyaya vurarak artık hareket edemez oluyor. Adıyaman

Üniversitesi bu nadir oluşumun korunması için çeşitli projeler sürdürüyor.

Dünyada benzerinin görülmediği bu doğal güzelliğin mutlaka görülmesi gerekiyor.

Çat Barajı Adıyaman şehir merkezine 60 km; Nemrut Dağı Milli Parkı’na 80 km uzaklıktadır.

22) Gölbaşı

Gölbaşı ilçesine de adını veren Gölbaşı Gölü doğal sit alanı ve tabiat parkıdır.

Çevresinde kuş cenneti, piknik alanları ve gezi parkları olan göl ziyaretçilere etkileyici bir göl manzarası sunuyor.

GAP alanı olarak tescillenen Gölbaşı bölgesinde yerli ve göçmen birçok kuş türü de bulunmaktadır.

Gölbaşı gölünün suyu tatlı fakat içilebilir durumda değildir. Çevresinde sazlıklar ve çeşitli bitkiler bulunmaktadır.

Malatya ve Gaziantep şehirleri arasında kalan Gölbaşı Gölü şehir merkezine 68 km uzaklıktadır.

23) Çelikhan İçmeleri

Malatya sınırına yakın Çelikhan ilçesi şehir merkezine 57 km uzaklıktadır. İlçe sınırları içerisindeki içmeler termal özelliğe sahip olmasıyla Adıyaman şehrinde ilgi odağı olmuştur.
Ne yazık ki bölgede henüz termal bir tesis bulunmamaktadır ve turistik bir altyapı geliştirilmemiştir.
whatsapp ile iletişime geç